Bu köşede ülkemizde ve Dünya’da gerçekleşen olaylardan örnek alarak o ayın konusunu belirliyor ve sizlere aktarıyorum. Bu ay Kocaeli/Derince’de önemli bir patlama yaşandı. Genellikle havai fişek imalatı, petrol tesislerinde görmeye alıştığımız patlamalar bu sefer TMO’nun buğday silolarında gerçekleşti.
Aklımıza gelen ilk soru buğday gibi bir ürün nasıl olur da yangın çıkarır ve patlar sorusuydu. İncelendiğinde bu yangın ve patlama şekli literatürde “Toz Katman Yangını, Toz Parlama Yangını ve Toz Patlaması” olarak geçen kavramlarla tanımlanmaktadır.
Bu tip olaylar genellikle 3 aşamalı ve ardışık gelişmektedir. Güvenlik kamera görüntülerinden görüldüğü kadarıyla TMO silosunda da kavramlara uygun 3 aşamanın da yaşandığı düşünülmektedir.
Tüm yangınlarda olduğu gibi, toz katman yangını da yakıtın (yanıcı toz) oksijen (hava) varlığında ısıya (bir ateşleme kaynağı) maruz kalmasıyla meydana gelir ve yangın üçgeni ile gösterilir (Şekil 1). Burada ön koşullardan herhangi birinin olmaması yangını durdurur. Örneğin yangını ıslak battaniye örtersek oksijeni keseriz ve yangın söner.
Toz parlama yangınında ise (Şekil 2) yangın üçgenine ek olarak ortama yayılan toz bulutu da vardır. Bu durumda toz etrafa saçılır, bulut parlar ve yangın toz bulutunun olduğu her yere yayılır.
Toz patlaması oluşması için (Şekil 3) toz parlama yangınına ek olarak maddenin ortamda hapsolması olayı da vardır. Bu hapsolma basınç oluşumuna ve patlamaya neden olur.
Şekil 1 Yangın Üçgeni Bileşenleri / Şekil 2 Toz Parlama Yangını Bileşenler / Şekil 3 Toz Patlaması Bileşenleri
Toz patlamaları birincil ya da ikincil olabilir. Birincil toz patlaması, bir kap, oda veya ekipman parçası içindeki toz süspansiyonu tutuşup patladığında meydana gelir. İkincil patlama, zeminlerde veya diğer yüzeylerde biriken tozun birincil patlamayla havaya kalkması ve tutuşmasıyla meydana gelir.
İkincil patlamadan kaynaklanan patlama dalgası, diğer alanlarda biriken tozun havada asılı kalmasına neden olabilir ve bu da ek toz patlamalarına yol açabilir. Video kayıtlarına bakınca Derince ’deki patlama da bu senaryoya uyuyor gibi gözükmektedir.
Ancak her toz maddenin yandığını söyleyemeyiz. Örneğin, tuz ve kabartma tozu yanmaz. Günlük hayattaki yanıcı tozlara örnek verirsek kömür, un, şeker, odun, metal tozları, plastikler veya tarımsal tahıl tozları yanıcıdır.
Tozun partikül büyüklüğü olayın gelişmesinde önemlidir ve aksi belirtilmedikçe yanıcı olabilmeleri için 420 mikron’dan daha küçük olması gerektiği yapılan çalışmalarda saptanmıştır. Bu büyüklüğe gerçek hayattan örnek vermek gerekirse Un 50-70 mikron, sofra tuzu 105-150 mikron büyüklüğündedir.
Mevzuata bakıldığında İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) açısından patlayıcı tozlarla ilgili bir mevzuat vardır, dolayısıyla eksikleri olsa bile var olması çok önemlidir. Tehlikenin devlet tarafından farkında olunduğunu gösterir. Anlaşılan sorun daha çok firmaların eksik uygulamalarından kaynaklanmaktadır.
Bu eksiklikleri azaltmak için tutuşma kaynaklarının yerinde bertaraf edilmesi, temizlik ve çalışanlara yönelik farkındalığının arttırılması gerekmektedir. Dolayısıyla çalışanların eğitimlerine ek olarak toz kontrolü ve muhafazası, uygun havalandırma, düzenli ekipman bakımı ve temizliği, patlamaya dayanıklı ekipman kullanımı gibi mühendislik önlemlerinin geliştirilmesi gerektiği ortaya çıkmıştır.
Çok geç olmadan İSG’nin lüks değil ihtiyaç olduğunun kabul edilmesi ve İSG önlemlerinin ilk amacının insan hayatını korumak olduğunun hem çalışanlar hem de yöneticiler tarafından farkına varılması dileğiyle.
Kaynaklar:
U.S Chemical Safety and Hazard Investigation board Investigatıon report ,Report no. 2006-h-1, Combustible dust hazard study.
TOZ PATLAMALARI, Begüm Şirinoğlu Doğan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, 2022
OSHA 3644-04 2013, Firefighting Precautions at Facilities with Combustible Dust